Hukuk devleti olan bir ülkede tüm yasal işlemler hukuka uygun yapılır. Bu durum toplumsal düzeni etkileyen her alanda böyledir. Nasıl ki bir kişi suç işlediğinde karşılaşacağı ceza kanunları vardır. Aynı şekilde şirket kurmak isteyenler, serbest ticaret ve girişim yapmak isteyenlerin de tabi olacağı yasal düzenlemeler vardır.
Türkiye’nin hukuk sistemi kamu ve özel hukuk olarak ikiye ayrılır. Ekonomik ilişkiler, iş ilişkileri, ticari hayat gibi konular özel hukukun konusunu oluşturur. Ancak bu alanın kurallarını da devlet koyar. Söz gelimi ticari faaliyet veya girişim yapmak isteyenlerin önlerinde yerine getirmeleri gereken yasal prosedürler vardır.
Bu yazının devamında hukuka uygun girişimler nasıl yapılır sorusunu cevaplayacağız. Yasal düzenlemeler hakkında bilgiler vereceğiz.
Hukuki koruma mekanizmaları
Bir girişimin hukuka uygun olması kendisi açısından olumlu sonuçlar doğurur. Hukuki koruma mekanizmaları başlangıçta iş fikrini, isim hakkını gibi konuları bile güvence altına alır. Fikri ve sınai haklar bu noktada devreye girmektedir.
Daha sonra girişimin ticari hayattaki yerini, rekabet koşullarını ve çalışma düzenini güvence altına alır. Ancak tüm bunların yanı sıra girişimci ve girişimin uyması gereken 2 zorunlu ana kural vardır. Birincisi iyi niyet kurallarına uygun olmasıdır. İkincisi ise dürüstlük kurallarına aykırı davranmamaktır. Çünkü kanun kötü niyetli kişileri ve fikirleri korumaz. İyi niyet ve dürüstlük kuralları bir madalyonun iki farklı yüzü gibidir. Bir arada bulunmaları şarttır. Bir arada bulunmazlarsa hukuki koruma mekanizmaları devreye girmez.
Hangi hukuk dalları koruma sağlamaktadır?
İş ve ticaret hayatını koruma altına alan birkaç farklı hukuk dalı vardır. Hepsinde ayrı hukuki koruma mekanizmaları devreye girer. Bu hukuk dallarına örnek vermek gerekirse;
- Ticaret hukuku
- Rekabet hukuku
- İş hukuku
- Fikri ve sınai haklar hukuku
- Vergi hukuku
- Şirketler hukuku
- Borçlar hukuku
- Marka ve patent hukuku
- Tüketici hukuku
Gibi dallardır. Her geçen gün iş hayatı ve girişimler artmaktadır. Buna bağlı olarak hukuki koruma mekanizması geliştiren hukuk dalları da çeşitlenmektedir.
Saydığımız hukuk dallarının her birisi ayrı ayrı konularda düzenlemeler getirir. Örnek vermek gerekirse girişimler arasında rekabet kurallarını rekabet hukuku düzenler. Benzer faaliyetlerde bulunan girişim ve iş yerlerinin haklarını koruma altına alır.
İş yerlerinin vergilendirme işlemleriyle vergi hukuku ilgilenir. Vergi hukuku tüm vergilendirme alanlarında uygulanır.
Girişimlerin şirketleşme düzeyinde ise devreye şirketler hukuku girer. Şirketlerin kurulum aşamasından ilerleyen süreçlerine kadar her türlü teknik detayı düzenler.
Kişisel verilerin korunması düzeni
E-ticaret sektöründe yapılan girişimleri en çok ilgilendiren hukuk dallarının başında gelir. Kişisel verilerin korunması hakkında kanun web site kullanıcılarının haklarını detaylı olarak düzenler. Aynı şekilde veri sağlayanların yükümlülüklerini de bildirir.
E-ticaret sitelerinin en büyük yükümlülüklerinden birisi kullanıcıların kişisel verilerini korumaktır. Kanun kapsamında elde edilen kişisel verilerin 3.kişilerle paylaşılmaması gerekir. Çünkü bu durum kullanıcıların kişilik haklarının ihlal edildiği anlamına gelir.
Ad, soyad, adres, banka bilgileri gibi şahsi bilgilerin 3.kişilerin eline geçmesi son derece tehlikelidir.
Yine e-ticaret ortamında dolandırıcılık açısından da dikkatli olunması gereklidir. Birçok web site yalan vaatlerde bulunarak kullanıcıların kişisel bilgilerini alır. Bu bilgileri kötü niyetli olarak kullanır. İşte bu durumları hukuk düzeni korumaz. Aksine maddi yaptırımlara tabi tutar. Bir girişimin ve e-ticaret sitesinin en önem vermesi gereken konu budur. Şüphesiz dürüstlük kurallarına uygun davranması gerekir.
Tüketici hukuku
E-ticaretin en önemli konularından birisi tüketicilerdir. Zaten faaliyet tüketicilere yönelik gerçekleştirilir. Bu durumda tüketicilerin haklarının korunması çok önemlidir. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile kanun koyucu birçok hususu teminat altına almıştır.
Kanuna aykırı davranan e-ticaret sorumlusunun hukuki hakları korunmaz. Bir uyuşmazlık halinde öncelikli olarak tüketicinin hakları korunur. Çünkü hukuk düzeni öncelikli olarak güçsüz tarafın haklarını koruma altına alır. Bu ilişkide de güçsüz taraf tüketici kabul edilir. Tüketicilerin kişisel olarak kimlikleri önemli değildir. Yalnızca tüketici tarafında yer alması yeterlidir.
Son Olarak
Bir girişimin özellikle e-ticaret girişiminin hukuka uygun olması çok önemlidir. İşletmenin kurulması ve devamında uyması gereken pek çok hukuk kuralı bulunmaktadır. Bu kurallara uygun davranan girişimlerin menfaatleri hukuk düzeni tarafından korunur.